Fetöşü daha çocuk yaşta kim keşfetti?

ÇORUM 15 Temmuz 2022 07:02
Videoyu Aç Fetöşü daha çocuk yaşta kim keşfetti?
A
a

150 ülkede okul açtık diyorlardı.Sadece Türkiye’yi değil dünyayı yöneteceklerini söylüyorlardı...


AFFETMEK YOK!
UNUTMAK ASLA!

Hain darbe girişiminin 6.yılında bir 15 Temmuz'a daha uyandım. Hayatımın belki de en önemli günü idi 2016'nın 15 Temmuz'u. Bir yanda hainliğin, korkaklığın saltanatı bir yanda cesaretin, millet olmanın destanı.Vatanımız, milletimiz ve bağımsızlığımız uğruna canını feda eden şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle anıyorum.



FETÖŞÜ ÇOCUK YAŞTA KİM KEŞFETTİ?..

Ablalar vardı; abiler yoktu sahnenin sonunda.Fetullah Gülen’i daha çocuk yaşta keşfetmişlerdi. ABD’de kontrgerilla eğitimi alarak Türkiye’ye gelen üsteğmen Esat Keşafoğlu keşfetti onu ilk. 1950’lili yılların ikinci yarısında Gülen daha 15 yaşındayken Gladio örgütünün özel eğitim ve takibine alındı. Başkaları da vardı. İçlerinde en beceriklisi Fetullah Gülen çıktı.
Ablalar vardı; abiler yoktu sahnenin sonunda.
150 ülkede okul açtık diyorlardı... sadece Türkiye’yi değil dünyayı yöneteceklerini söylüyorlardı...
Koskoca örgüt, kadınların arkasına saklandı... Tarihleri boyunca hep öyle yaptılar. Birileri tarafından korunup kollandılar; birilerinin arkasına gizlenerek iş çevirdiler.
ABD, Mossad, Baronlar, Küreselciler, Üst Akıl daimi koruyucusuydular. Heyhat onlar bile geride duruyorlar, sahiplenmiyorlar.
Oysa Fetullah Gülen’i daha çocuk yaşta keşfetmişlerdi. ABD’de kontrgerilla eğitimi alarak Türkiye’ye gelen üsteğmen Esat Keşafoğlu keşfetti onu ilk. 1950’lili yılların ikinci yarısında Gülen daha 15 yaşındayken Gladio örgütünün özel eğitim ve takibine alındı. Başkaları da vardı. İçlerinde en beceriklisi Fetullah Gülen çıktı.
Her darbe sonrası yeni bir rol verildi Fetullah Gülen’e...
1960 darbesinden sonra Erzurum’da Komünizmle Mücadele Derneği’nin kurucusu oldu. Cemaati kışkırttı sinema salonunu bastırttı.
Edirne staj yeriydi.
Türkiye’nin o dönem tek yatılı Kur’an Kursu olan Kestanepazarı’na (İzmir) atanmadan önce CIA’nin Türkiye İstasyon Şefi Graham Fuller ile görüştü.
Örgütün ilk çekirdek kadrosu o Kur’an Kursu’ndan toplandı. Vaazlar ile kendini gösterdi. Risale-i Nur Hareketi üzerinden Anadolu’da pek çok eve ulaştı.
12 Mart 1971 Muhtırası ile önü açıldı. Önce 6 ay hapis yattı. Risale-i Nur Hareketi’nin içinde kalmaya devam etti ama bir örgüt olarak çalışmaya başladı.
İstanbul sermayesi ile tanıştırıldı. Dönemin MİT Müsteşarı’nın da yer aldığı, ünlü işadamlarının evlerinde verilen özel toplantılara davet edildi. Masonlarla içli dışlı oldu.
Üniversite bulunan şehirleri hedef aldı. Anarşiden bıkan gençlere seslendi onlar için evler açtı. O evler örgütün kadrolaşmasını ve esnafla bütünleşmesini sağladı. Evleri yurtlar takip etti.
Tam da o dönemlerde benzer bir yapı olan, öncülü diyebileceğimiz ,Yeniden Milli Mücadele birden boşa çıkartıldı. O yapının enerjisi Fetullah Gülen’e aktarıldı. Alan açıldı.
12 Eylül 1980 askeri darbe ile Fethullah Gülen sahaya çıktı. Risale-i Nur’dan ayrıldığını beyan etmeden ilan etti.
Sızıntı çıkardığı derginin adıydı. Asıl yaptığı iş devlete sızmaya başlamasıydı. Sızma 1980 öncesi başladı. Yeniden Milli Mücadele ve Ülkücüler üzerinden polis, askeriye ve devlet kadrolarında yer aldı.
Turgut Özal’ın ekonomiyi öne çıkartan uygulamaları ile Anadolu sermayesi içinde güç devşirmeye başladı. 12 Eylül’ün yasakladığı Ülkücüler, Akıncılar, Milli Görüş, Süleymancılar gibi yapıların boş bıraktığı alanı kolayca doldurdu. Mağdur olan ülkücüler ile yakınlaştı. Özal’ın mütedeyyin ve muhafazakarlara açtığı alanı doldurdu.
Yurt, dershane, özel okul açılmasına hız verdi. Örgütü kitleselleşmiş, sermaye ile buluşmuş, siyaset ve devlet katında kabul görmeye başlamıştı.
1986’da kuruluşunda yer aldığı Zaman Gazetesi’ne 1987’de el koydu.
Örgüte moral oldu Zaman gazetesi. Büyüdüklerini gösteren merkezi bir simgeydi. Aynı zamanda yayılmanın, her yere sızmanın, her yere gitmenin bir aracına dönüştü gazete.
Dünya 1990’a Sovyetler Birliği’nin yıkılmasıyla girdi. Yurt dışına açılmak, Türk Cumhuriyetleri’nde okul açmak ABD’nin isteğiydi. Fethullah Gülen 90’lı yılların başında gittiği ABD’den bu talimatla döndü.
Süleyman Demirel’in Başbakan, Hikmet Çetin’in Dışişleri Bakanı olduğu yıllarda yurt dışında okullar açıldı. İçerde ise Fethullah Gülen bir figür olarak öne çıktı diyalog adı altında her kesime ulaştı.
İş dünyası, sanatçılar, entelektüeller, sporcular, siyasetçiler, gazeteciler ile bir araya geldi. Devlet içinde kadrolaştı, bürokraside kilit noktalara hakim oldu. Polis teşkilatı neredeyse Fetullah Gülen’e bırakıldı.
28 Şubat Darbesi ile örgüt bir kademe öne çıktı. 28 Şubat siyasi kadroları darmadağın edince saha tek örgütlü yapı olan FETÖ’ye kaldı.
FETÖ 28 Şubat ile operasyonel bir yapı kazandı, Ergenekon kadrolarının koruması altında pek çok eyleme imza attı. Devletin içinde ayrı bir Devlet gibi örgütlendi.
Devletin bütün kurumlarında, hayatın tüm alanlarında paralel yapılanmasını tamamladı.
Tam o noktada ABD Fetullah’ı aldı, Öcalan’ı verdi.
Bu FETÖ’nün Türkiye’de her türlü Gladio yapısının en üstüne çıktığının işaretiydi.
Gladio’nun bütün örgütleri FETÖ’ye bağlandı.
28 Şubat’tan çıkıp gelen AK Parti’nin elinde kadro yoktu. “Altın Nesil yetiştirdim” diyen FETÖ devreye girdi. Muhafazakar, mütedeyyin görünümlü bu kadrolar devlet içinde, medyada, iş dünyasında, siyasette, üniversitelerde öne çıktılar.
Ergenekon davalarını devleti tam anlamıyla ele geçirmenin aracı olarak kullandılar.
AK Parti’nin kapatılması davası ile kendilerini gizlemeyi bir kez daha başardılar.
Bu süreçte kendilerine engel olabilecek kim varsa üzerine gittiler. Deniz Baykal onlardan biriydi.
İletişim alt yapısını ele geçirerek, herkesi rahatça dinleyebilir hale geldiler.
Mahkemeleri etkileyebilir, polisi rahatça kullanabilir oldular.
Anayasa değişikliğini devleti tam anlamıyla ele geçirmenin son hamlesi gördüler.
HSYK üzerinden Türkiye’nin yargı sistemini işgal ettiler, karşı çıkanları esir aldılar.
Durumları çok önceden fark edilmişti.
Hrant Dink’i öldürdükleri biliniyordu. Mossad, CIA adına casusluk yaptıkları belli olmuştu.
Mavi Marmara ile İsrail’in yanında oluşu insanların kuşkusunu iyice arttırmıştı.
7 Şubat 2012 MİT operasyonu ile FETÖ tam açığa çıktı.
Gezi olaylarında organizasyonun sahibi oldukları görüldü. Dahası bir Gladio örgütü olduğu anlaşıldı.
17/25 Aralık son şanslarıydı. Başaramadılar.
Yenilgi görünmüştü.
Son ümitleri PKK idi. Şehir savaşı başlatan PKK başarılı olsaydı, Türkiye’yi Suriye yapacaklar, Ordu’yu kışkırtıp darbe ile yönetimi ele geçireceklerdi.
Yanıldılar.
Önce Gladio örgütü PKK yenildi. Kürtler PKK’yı, HDP’yi yalnız bıraktı. Devletin, milletin yanında yer aldılar.
Sonra ABD YPG’nin arkasından çekilmeye başladı. Rusya, İran o ittifakın dışına çıktı.
AB, başka telden çalmaya başladı.
Ve nihayet bütün örgütlerin orkestra şefi FETÖ yenildi.Gazetesine el konuldu. Herkese, hepimize geçmiş olsun



#15Temmuz
#Çorum
#Elvanşimşek
#corum
#Makale
Kaynak : www.hitittv.net
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

hava durumu HAVA DURUMU
anket ANKET

YENİLENEN SİTEMİZİ NASIL BULUYORSUNUZ?

e-gazete E-GAZETE
arşiv HABER ARŞİVİ
linkler LİNKLER
  • http://www.hitittv.net Çorum'un Ulusal ve Yerel
  • İnteraktif haber sitesi
  • Sondakika Çorum Haberleri
duyurular DUYURULAR
Bu haber ilginizi çekebilir! Kapat
sol reklam
Önce çevre
Erdoğan reklam