TFF Başkanı Nihat Özdemir, '9 yıldır şike olayına rastlamadık' sözleriyle futbol camiasında yeni gerilimi ateşledi. İlk tepki, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç'tan geldi.

FB TV programına telefonla bağlanan Ali Koç, "Pandemi sürecinde normalleşme adına önemli adım attık. Böyle bir dönemde böyle bir konuyla kimseyi meşgul etmek istemezdik fakat bizler milyonların aşkla, tutkuyla bağlı olduğu camianın liderleriyiz, sorumluluklarımız var. Bir kez daha Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, Sağlık Bakanlığımızı, sağlık çalışanlarımızı kutluyorum. İnşallah en kısa zamanda normal hayatımıza tam olarak dönebiliriz." dedi.

"Sayın Nihat Özdemir bize gerçek yüzünü gösterdi"

Ali Koç, şöyle konuştu:

"Açıklamadan sonra, gelen yoğun tepkiler ve gelen eleştirilere rağmen bekledik. Niye bekledik? Hepimizin hayatında konuşurken, canlı röportajlarda bir şey söylemek isteriz ama farklı anlam çıkabilir. Dolayısıyla bekledik. Özür dilemek erdemdir. TFF Başkanı Sayın Nihat Özdemir, açıklık getirir, 'Onu demek istemedim, şöyle demek istedim' der diye bütün tepkilere rağmen bekledik. Ne yazık ki bu akşam üstüne kadar bir tepki, düzeltme, özür dileme olmayınca yaptığımız istişare sonucu başkan vekilimiz Semih Özsoy, çok net ifadelerle durumu açıkladı. Arkasından Nihat Bey'in açıklamaları geldi. Nihat Bey'in açıklamaları, ilk açıklamasından da beter. Sayın Nihat Özdemir'e şahsım ve camiam adına teşekkür ediyorum. Niye teşekkür ediyorum? Çünkü Nihat Bey, tüm Fenerbahçeliler'in gerçeği görebilmesi için hatta Allah'ın lütfu diyebileceğim şekilde açıklama yaparak, içindekileri dışarıya vurmuştur. Taraftarlarımız ve camialarımız nezdinde söz konusu Fenerbahçeyse nasıl kötü kalbe ve zihniyete sahip olduğunu gözler önüne sermiştir. Bizleri bölmeye parçalamaya çalışan 3 Temmuz sürecinde kenetlenmiştik, yıllar sonra 3 Temmuza yakın tarihte 3 Temmuzla ilgili yaptığı açıklamayla bir defa daha bizleri birbirimize sıkı sıkı kenetlemiştir.

Şunu hatırlatmak istiyorum, Fenerbahçe Spor Kulübü'ne 3 Temmuz 2011 yılından başlayarak yapılan saldırı, tuzaklar, kumpaslar artık ortaya çıkmıştır. Devletimiz tarafından da yapılanların kumpas olduğu net olarak kabul görmüştür. 3 Temmuz kumpasını hatırlatan, '9 yıldır şike olayına rastlamadık' diyor, sanki 9 yıl önce rastlanmış iması çıkıyor. Düzeltmesini bekledik, düzeltmedi, sözlerinin arkasında duruyor. Hem de kim söylüyor bu sözleri, 18 yıl boyunca Fenerbahçe Kulübüne yönetici olarak, başkan vekilliği olarak hizmet etmiş biri, bu ülkede örgüte karşı mücadelenin bayraktarı olmuş Fenerbahçe'ye bu sözleri söyleyebiliyor. Kendisi asıl rezaleti bizim konuyu saptırmamıza bağlıyor. 

Liglerin başlamasına 1 hafta kalmış sanki kaos ortamı oluşturulmak isteniyor. Hatta çok daha önemlisi temmuz ayında iki tane çok önemli davamız var. Bu mahkemeler başlamadan önce bu sözleri etmiş olması, zamanlamayı manidar buluyorum. Bu kurgulanmış bir röportaj mıdır? Yoksa doğal gelişen soru çerçevesinde verilmiş bir cevap mıdır? Onu bile bilemiyoruz, onu dahi sorgulamak durumunda kendimizi hissediyoruz. Bu sözler aslında sadece Fenerbahçe camiasında değil, o zaman çok büyük mücadele veren, badireler atlatan, kulübümüzün liderliğini yapan başkanımız Sayın Aziz Yıldırım yani Nihat Bey'in dostu olan, aslında ona karşı da yapılmış büyük saygısızlıktır. Eminim ki başkanımız Aziz Yıldırım'ın da konuyla ilgili tez zamanda açıklamaları olacaktır. 

İstifa kişisel müessesedir. İsteyen bir görevden istifa etmek isterse ediyorum diyerek ayrılır. İstifa edebilmek için irade ve özgürlüğe sahip olunması gerekmektedir. Muhtelif konuşmalarımda sayın başkanın itinayla seçildiğini ve manevra alanının kısıtlı olduğunu ifade etmiştim. İstifa etmesini beklemenin doğru olacağını düşünmüyorum. 

Özellikle bu sezon sahada ve saha dışında neler yaşadığımızı, bunun bir kısmını kamuoyu biliyor, bunlar bile şunu söylemeye yeterli, evet Nihat Bey siz bize bedel ödeterek birilerine şirin gözükerek kendi kendinize adalet sağladığınızı düşünüyorsanız bu sizin takdirinizdir. Ama bilin ki başarısızlığımıza değiniyorsunuz, bizim başarısızlığımızda bilhassa bu sezon sizin de büyük payınız var.

Sormak istiyorum Sayın Nihat Özdemir'e, 2010-2011 sezonu şampiyonu kimdir? Siz bu soruyu cevaplamak için günlerce beklemeyin. Alın telefonu elinize, atın tweet deyinki 2010-2011 sezonu şampiyonu Fenerbahçedir, hakkıyla, emeğiyle, taraftarı ve camiasıyla bu şampiyonluğu haketmiştir. Tüm terör örgütünün engellemelerine rağmen, zaman göstermiştir ki Fenerbahçe'ye yapılan saldırının kumpas olduğunu bunu açık söyleyin veya söylemeyin. Bunu söyleyebilir misiniz? Neye inanıyorsanız, 2010-2011 yılıyla ilgili o senenin şampiyonu kimdir çıkın ve söyleyin. Top çevirmeye, lafı uzatmaya gerek yok. Siz bizi hedef alıyorsunuz, defalarca aldınız. Sizin gibi dostlarımız varsa, düşmana ne gerek var. Diğer kulüpleri de rahatlatmak adına çok basit bir soru soruyorum. 2010-2011 yılının şampiyonu kimdir sayın Nihat Özdemir? İstediğiniz her platformda Sayın Nihat Özdemir sizinle tartışmaya hazır olduğumuzu söylüyorum. 

Bize birkaç ortamda 3 Temmuz'la ilgili ifadeniz oldu, konuşursam şöyle olur böyle olur dediniz, hodri meydan diyoruz ne isterseniz söyleyin. Heyecanla sözlerinizin arkasında durmanızı, mümkünse de beraber isteyeceğiniz bir medya platformunda, nerede istiyorsanız sizinle tartışmaya hazır olduğumuzu bilmenizi istiyorum. Yıllarca Fenerbahçe'ye hizmet ettiniz, inşallah bir daha hiçbir zaman hizmet etmezsiniz."