İNTERNET, HAYATIMIZIN TAMAMINI KUŞATTI

Kategori: Teknoloji - Tarih: 13 Ekim 2015 20:49
İNTERNET, HAYATIMIZIN TAMAMINI  KUŞATTI

Video Haber İzle : E.Şimşek .Hitit Üniversitesi ile Çorum Ticaret ve Sanayi Odası işbirliğinde ‘Küresel Piyasaların Yeni Rekabet Araçları İnternet ve Sosyal Medya’ konulu bir konferans Rektörlük Salonunda gerçekleşti. Hitit Üniversitesi ile Çorum Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) işbirliğinde organize edilen konferansa Yeditepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Öğretim Görevli

Sunuculuğunu Hitit Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Sabiha Kılıç’ın üstlendiği program saygı duruşunda bulunulması ve İstiklâl Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Üniversite öğrencilerinin büyük ilgi gösterdiği konferansı Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, TSO Başkanı Çetin Başaranhıncal, Sağlık Müdürü Dr. İsmail Yücel, Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Uzm. Dr. Ömer Sobacı, Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Kadir Söngüt, Çorum Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Şevket Erzen, bazı akademisyenler, sanayici ve işadamları ile çok sayıda davetli izledi.


Yapılan sunumların ardından kürsüye gelen Dr. Sertaç Doğanay, internetin insan hayatındaki yeri ve önemini anlattı.

1991 yılında insan hayatına giren internetin günümüzdeki kullanım alanlarından bahseden Doğanay, hızla gelişen teknolojinin sosyal medya bağımlılığını da beraberinde getirdiğini söyledi.

İnternetin insan hayatını kuşattığını belirten Doğanay, “Sosyal medya görüldüğü kadar masum değil” diyerek kişisel bilgilerin güvenliğinde yaşanan boşluğa dikkat çekti.

İnternet mecrasındaki bazı hizmet sağlayıcıların dünyanın önde gelen markalarını geride bıraktığına da işaret eden Doğanay, Türk girişimcileri bilgi çağına yönelik fikir üretmeye ve yatırım yapmaya davet etti.

Hızla büyüyen ve gelişen internet mecrasına ilişkin istatistiki bilgiler paylaşan Doğanay, şöyle konuştu:

“İnternet 1991 yılıyla birlikte hayatımıza girdi. Bu tarihe kadar yaşamımızda internet diye birşey yoktu. Ama gelinen noktada Google’ın Türkiye’deki pazar payı yüzde 90, dünya çapında ise yüzde 75’e ulaşmış durumda.

Akıllı telefonlar tüm alışkanlıklarımızı değiştirdi. Bu nedenle 2007 sonrası kuşağı teknoloji odaklı bir yaşam şekliyle karşımıza çıktı. Üstelik bu yaşam şekli farklı bir açıdan kuşakları da bir araya getiriyor. Mesela 7 yaşındaki bir çocukla 70 yaşındaki dedesi internet üzerinden oynadıkları bir oyunla ilgili olarak paylaşımda bulunabiliyor.

Dünyada hali hazırda 1 milyarı aşkın web sitesi var. 1.4 milyar üyesi bulunan Facebook, bir ülke olsaydı dünyanın en kalabalık 3. ülkesi olacaktı.

Hitap ettikleri kitleye baktığımızda radyo, 50 milyon kullanıcıya 38 yılda ulaştı. Televizyon 50 milyon kullanıcıya 13 yılda ulaşırken internet ise 4 yılda ulaştı. Müzik dinlemek için kullanılan Ipod 3 yılda 50 milyon kullanıcıya ulaşırken Facebook ise 1 yılda 100 milyon kullanıcıya ulaştı.

Teknoloji büyük bir hızla gelişiyor ve ucuzluyor. Yaşanan gelişmeler karşısında yakında dünyada yabancı dil öğrenme diye birşey kalmayacak. Skype konuşulanları 8 dile çevirebilecek. Yakın bir gelecekte bütün diller kullanılacak basit uygulamalar sayesinde anında birbirine çevrilebilecek.

Dünyada ve Türkiye’de dijital pazarlama hızla yaygınlaşıyor. Küresel reklam harcamalarına baktığımızda geleneksel reklam mecralarını içine alan harcamaların yüzde 5 artarken, dijital reklam harcamalarının ise yüzde 20’ye varan oranda arttığını görüyoruz. Yani dijital reklam harcamaları, geleneksel reklam harcamalarına göre daha hızlı büyüyor. Dijital reklam mecrasında ilk sırayı ise mobil internet alıyor. Türkiye’de dijital reklam pastasının büyüklüğü 2011 yılında 163 milyon TL iken geçen yıl ise 541 milyon TL’ye ulaştı. Basın sektörünü içine alan reklam harcamaları geçen yıl -3,19 azalırken internet reklamcılığı harcamaları ise yüzde 22,43 arttı. Bu rakamlara göre geleneksel basının küçüldüğünü görüyoruz.

Küresel olarak en değerli 25 markaya baktığımızda çoğunun internet ve sosyal medya alanında faaliyet gösterdiklerini farkediyoruz. İnternet kullanım oranı dünyada günlük ortalama 2,4 saat iken Türkiye’de bu oran 2,9 saat düzeyinde.

Büyük Veri (Big Data) olarak isimlendirilen veri toplamı, internet kullanıcıları ile ilgili pek çok bilgiye ulaşılmasını ve analiz edilmesini sağlıyor. Bu açıdan bakıldığında sosyal medya görüldüğü kadar masum değil. Çünkü elde edilen veriler sadece ticari amaçla kullanılmıyor. Buna rağmen ‘Sağlık Haritası’ gibi bazı uygulamalar, salgın hastalıkların önceden tespiti ve önlem alınmasına imkan sağlıyor.

Üretim ve istihdam açısından dünya öyle bir yere gidiyor ki, internet üzerinden geliştirilen uygulamalar az maliyet ve personelle dünya çapında büyük gelir elde etme imkanları sunuyor. Bunun için iyi fikirlere ve doğru bir iş kurgusuna ve fona ihtiyaç var. Bu sadeye çok daha karlı bir işletme kurulabilir.

Aklımıza ne gelirse Google’da arıyoruz. Türkiye’de bir kişi Google’da ayda ortalama 250 arama yapıyor. Bu rakam günde ise en az 8 arama yapıldığı anlamına geliyor. Google’da yapılan aramalar çeşitli istatistikler sayesinde görülebiliyor. Arama tredlerine göre analizler çıkarılabiliyor.

Facebook’un çalışma prensibi ise biraz daha farklı. Paylaşım yapılan kişi, konu ve iletişim ağına göre özel uygulamalar devreye giriyor. Örneğin Facebook’ta paylaşılan şeylerin görülme ömrü 2 ya da 2,5 saat.

İngiltere, Finlandiya ve Avusturya’da çocuklara okullarda bilgisayar programlama kodu eğitimi verilmeye başlandı. Sözün özü, internet bugünü ve geleceği kuşatan bir bilgi ağı haline geliyor. Yaşanan gelişmelere ayak uydurmak ve dijital pazarda yerimizi almak durumundayız.”

Konuşmasının ardından katılımcıların konuyla ilgili sorularını cevaplayan Yeditepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Öğretim Görevlisi Dr. Doğanay’a teşekkür plaketi verildi.

Kaynak : www.hitittv.com

https://www.hitittv.net/haberprint/internet--hayatimizin-tamamini--kusatti-19470.html