ABD İsrail'i kayıtsız şartsız desteklerken; BM ve AB Filistin'i kınıyor, İsrail'in kapsamlı operasyonlarına karşı ise 'teessüf' ya da 'endişe' ifadelerini kullanıyor.Ekmeleddin İhsanoğlu, Filistin'in neredeyse tek dostu konumunda bulunan Türkiye'nin tarafsız kalması gerektiğini söylediği İsrail-Filistin kavgasında Amerika, BM ve AB katil ve işgalci İsrail'i açıkça destekliyor.
Terör devleti İsrail, 3 Yahudi yerleşimci gencin ölümünü bahane ederek günlerdir Filistin'e kan kusturuyor. 3 Yahudi yerleşimcinin ölümü ile ilgili elinde hiçbir delil bulunmayan İsrail, binlerce Filistinliyi mesnetsiz ve gerekçesiz tutukluyor. Füze saldırıları ile onlarca Filistin'i katleden İsrail, kullandığı yüzlerce füze ile Gazze'den atıldığını ileri sürdüğü roketleri kıyaslıyor. Gazze'deki direniş gruplarının elinde bulunan el yapımı roketler, düştüğü bir asfaltın yüzeyini bile zedeleyemiyor. Ancak İsrail attığı tek füze ile birkaç binayı yok ediyor, dev çukurlar açıyor. Batı ise İsrail'in işgalci ve yeni yerleşim açma kararlarını ve uygulamalarını görmezden gelmeye devam ediyor. Türkiye ve Katar dışında neredeyse tek dostu olmayan Filistin ile ilgili cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu 'tarafsız' olunması gerektiğini söylerken, Batı tüm gücüyle ve yüzsüzlüğüyle İsrail'in yanında yer alıyor.
Amerika, işgal edilen Filistin topraklarında yerleşimlerini sürdüren Yahudilerin huzurlu yaşam hakkından bahsederken, toprakları işgal edilen Filistin'e karşı 'kuvvetli kınama' ifadelerini, İsrail için de 'kendini savunma hakkı' ifadelerini kullanması ikiyüzlülüğünü ortaya koyuyor.
Birleşmiş Milletleri Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un Filistin'i kınaması, İsrail saldırılarından ise sadece endişe etmesi; AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'ın ise Filistin'i kınayıp İsrail'e teessüf etmesi Batı'nın çirkinliğini gösterir
Beyaz Saray'dan kınama
Beyaz Saray, "İsrail'e yönelik devam eden roket saldırılarını ve Gazze'deki terörist örgütler tarafından sivillerin kasten hedef alınmasını kuvvetle kınadıklarını" belirtti.
Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, günlük basın brifinginde konuyla ilgili soru üzerine, "İsrail'e yönelik devam eden roket saldırılarını ve Gazze'deki terörist örgütler tarafından sivillerin kasten hedef alınmasını kuvvetle kınıyoruz. Hiçbir ülke, sivilleri hedef alan roket ateşini kabul edemez ve İsrail'in bu korkunç saldırılara karşı kendini savunma hakkını destekliyoruz" dedi.
Earnest sözlerine şöyle devam etti:
"Aynı zamanda, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bizzat kamuoyu önünde yaptığı sorumlu davranma çağrısını da takdir ediyoruz. Her iki taraftaki sivillerin emniyeti ve güvenliğine dair endişeliyiz. Buna, hem evlerinde roket atışları altında yaşamaya zorlanan İsrail'in güneyindeki yerleşimciler hem de Hamas'ın şiddeti yüzünden çatışmaya maruz kalan Gazze'deki siviller dahil."
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin geçen hafta sonunda Netanyanu ile telefon görüşmesi yaptığını hatırlatan Earnest, görüşmede Kerry'nin, ABD'nin bölgedeki gerginliğin artmasına dair kaygısını, roket ateşinin son bulması ve 2012'deki ateşkesin mümkün olan en erken zamanda yeniden tesis edilmesine yardımcı olma isteğini yinelediğini kaydetti.
Earnest, "Bu tarz temaslar devam ediyor. Bu şiddetin devam etmesi ve artması iki tarafın da çıkarına değil. İsrail'in, kendini savunma hakkını kullanırken bile diplomasinin galip gelmesi ve ateşkesin, ya da en azından şiddetin azalmaya başlaması için kanalları açık tutacaklarından umutluyuz" diye konuştu.
Ban Ki-mun Filistin'i kınadı, İsrail saldırılarından endişe etti
BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Gazze'den İsrail'e düzenlenen roket saldırılarını kınadı.
BM Genel Sekreter Sözcülüğü'nden yapılan açıklamada, Gazze'den, sivillerin yaşadığı bölgelere ayrım gözetmeden yapılan saldırıların sonlandırılması istendi.
Açıklamada, Genel Sekreter Ban'ın, bölgede gerginliğin tehlikeli bir şekilde artması ve İsrail'in Gazze'ye düzenlediği operasyonlarda Filistin tarafından can kayıplarının ve yaralanmaların yaşanması nedeniyle büyük endişe duyduğu vurgulandı.
Genel Sekreter'in tüm taraflara maksimum itidal, sivil can kayıplarının ve istikrarsızlığın engellenmesi çağrısı yaptığı açıklamada, "Şu anda sükunetin sağlanması bir zorunluluk. Gazze'de bu şekilde sürdürülmesi mümkün olmayan duruma kapsamlı çözüm bulunması için konunun siyasi, güvenlik, insani ve kalkınma boyutlarıyla değerlendirilmesi gerekir" ifadelerine yer verildi.
Abbas'ın mektubu
Öte yandan BM Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, basın brifinginde gazetecilerin sorusu üzerine, Mahmud Abbas'ın BM'den Filistinli Muhammed Ebu Hudayr'ın öldürülmesinin araştırılmasını talep eden mektubunun Genel Sekreter tarafından değerlendirilmekte olduğunu belirtti.
İsrail otoritelerinin halen bir soruşturma yürüttüklerini ve bazı kişileri gözaltına aldıklarını hatırlatan Dujarric, BM'nin bölgedeki tüm olayların derinlemesine soruşturulmasını istediğini söyledi.
AB'den Filistin'e kınama, İsrail'e teessüf
Avrupa Birliği, Gazze'den İsrail'e roket saldırısını kınadı, İsrail'in misillemesinde çok sayıda sivilin katledilmesini esefle karşıladı.
AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, yaptığı yazılı açıklamada İsrail'in güneyi ve Gazze şeridinde hızla kötüleşen durumu derin endişeyle takip ettiklerini belirtti.
Açıklamada, "AB Gazze şeridindeki militan gruplarca İsrail'e ayrım gözetmeksizin ateş edilmesini şiddetle kınıyor. İsrail'in misilleme ateşinde, aralarında çocukların da bulunduğu haberleri gelen, artan sivil kayıplardan esef duyuyor. Tüm sivillerin emniyeti ve güvenliğine azami önem verilmelidir" denildi.
Taraflara azami teenni göstererek katliamdan kaçınmaları ve sükuneti yeniden tesis etmeleri çağrısı yapan Ashton, bölgedeki tüm aktörlerden bu hedef doğrultusunda derhal ateşkes sağlanması için azami çaba göstermelerini istedi.
"İsrail'e baskı, Filistin'e destek" çağrısı
Dünya Müslüman Alimler Birliği, dünya kamuoyuna, Filistin topraklarına yönelik saldırılarını durdurması için İsrail'e baskı yapılması, İslam alemine de Filistin halkının mücadelesine destek verilmesi çağrısında bulundu.
Dünya Müslüman Alimler Birliği'nin Başkanı Yusuf el-Karadavi ve Genel Sekreter Prof. Ali Muhyiddin el-Karadaği'nin imzasıyla yayınlanan yazılı açıklamada, "işgalcilere karşı meşru direnişlerinde Filistin halkının yanında olunduğu" belirtilerek "İslam ve Arap dünyası, bütün yollardan Filistin davasını desteklemedeki görevini yerine getirmeye" çağrıldı.
Yöneticilerle insani ve İslami kuruluşlardan İsrail'in devam eden baskı politikasının durdurulması ve Filistin davasındaki uluslararası sessizliğe son verilmesi için sorumluluk almaları istenilen açıklamada, "Filistin topraklarında yaşananlar endişe vermeye devam ediyor. Özellikle son günlerde siyonistlerin Gazze, Batı Şeria'daki, Kudüs başta olmak üzere bütün Filistin'deki saldırıları nedeniyle arasında kadın ve çocukların da bulunduğu şehitler verildi, çok sayıda Filistinli yaralandı. Dünya ülkeleri ve halkları ambargo altındaki Gazze'de bulunan kardeşlerimize yönelik saldırıları durdurmak için İsrail'e baskı yapmalı" denildi.
Açıklamada, "3. İntifada'da" Filistin halkının yanında olunduğu bildirilerek halkın "acımasız siyonist işgalciler karşısında sebat göstermeleri" istendi.
İsrail, dün Gazze'de "Protective Edge" (Koruyucu Hat) isimli operasyonun başlatıldığını duyurmuştu.
Öte yandan İslami Cihad Hareketi, İsrail'in Gazze Şeridi'ne karşı başlattığı operasyona karşı, "Birbirlerine Kenetlenenler" (Bunyanun Mersus) adında askeri operasyon başlattığını bildirmişti.
İsrail'in iki gündür Gazze'ye düzenlediği operasyonlarda ölen Filistinlilerin sayısı 20'ye, yaralananların sayısı ise 98'e yükselmişti.
Kaynak : www.hitittv.com
https://www.hitittv.net/haberprint/bati-nin-iki-yuzlulugu-12700.html